Skip to content

Enerji Bakanımız sayın Taner Yıldız'a açık mektup

Enerji Bakanımız Sayın Taner Yılmaz,

Tam da zam, pardon güncellemlerin hemen arkasındaki gün, bizler bu zamları karşılayabilmek için neler yapsak diye düşünürken, bir devlet adamına yakışır şekilde çözüm odaklı oldunuz ve halkınıza çok çalışarak daha çok para kazanabileceğimiz bir çıkış yolunu gösterdiniz. Bunun için öncelikle size kendi adıma çok teşekkür etmek istiyorum.

Az önce televizyonları taradım 1 saat kadar. Bu konuyu haber yapan sayın televizyon kanalları, gayet güzel bir şekilde halkımızın görüşlerini de aldılar. En çok takdir ettiğim yorumlar da zaten canını dişine takmış olan sevgili halkımızın, "ben bilmem, kocam, pardon devlet bilir" şeklindeki yorumları idi. Devletine bu kadar bağlı, devleti ona ne derse düşünmeden yapan böylesine harika bir halka sahip olduğumuz için ne kadar gurur duysak azdır. Gerçi siz seçmenlerinizden bu geri bildirimleri zaten alıyorsunuzdur.

Hatta aynı gururu, gerçi arada bir sapla samanı birbirine karıştırsa da, KOBİDER başkanı Sayın Nurettin Özgenç'i seyrederken de tam içimde hissettim. Tek üzüldüğüm şey, kendisinin sizden daha da ileri fikirli olması idi, "Cumartesi tüm gün çalışalım. Böylece Pazartesi sendromunu da ortadan kaldırırız" demesi idi. Keşke bu sizin de aklınıza gelmiş olsaydı. Ancak ben burada Pazar gününün de çalışma gününe katılmasını önereceğim eğer size saygısızlık olmazsa. Böylece sendrom diye birşey kalmaz. Ancak anladığım kadarıyla partinize çok yakın bir isim olan sayın Özgenç'in bir daha televizyona çıkmaması konusunda uyarmanızın yararlı olacağını düşünüyorum. Zira kendisi Kamusen başkanına önce "Bana İngiltere, Almanya'yı örnek ver, başkalarını verme" dedikten ve Kamusan başkanından da bu ülkelerin çalışma koşulları ile ilgili bilgiyi aldıktan sonra "Aslında ben onu sormamıştım" deyip kıvırmanın doruklarına varması pek olumlu değildi.

Ben uzun yıllardır bilişim sektöründe çalışmaktayım. Bizim sektörümüzde mesai saati yoktur, gece gündüz çalışırız. O yüzden alınan bu kadar bana dokunmayacak, ve bu yüzden sesimi çıkarmayacağım...

...dersem yalan söylemiş olurum. Her ne kadar ağanın lafı üzerine laf olmasa da, ben yine de nacizane bazı çekincelerimi sizinle paylaşayım ki, size isyan edebilecek birkaç insana karşı hazırlıklı olalım. Bu birkaç insan, kabineden yakın arkadaşınız olan Sayın Bülent Arınç'ın "Yapılan zamlar sadece birkaç kişiyi etkiledi" tümcesindeki birkaç kişidir, yani aslında tuzu kuru azınlıktır. Anladığım kadarıyla Türkiye'de 60 milyon cep telefonu hattı yok, ya da 60 milyon hattı birkaç kişi kullanıyor. Benzer şekilde sigara ve alkol tüketenler de bu birkaç kişi -- keza 1600cc üzerindeki arabaları alan da. Ben ne mutlu ki o birkaç kişiden birisiyim (sigara hariç), ve devletime daha fazla katkı vereceğim için içim içime sığmıyor dünden beri:

Tabii önce kendimi tanıtayım izninizle: 2000 yılından beri sigortalı çalışan, 2005 sonundan beri de kadim dostumuz Amerika'nın şirketlerinde çalışan bir vatandaşınızım. Yani o kültürün ve ülkemiz kültürünün karşılaştırmasını oldukça iyi yapabilecek bir durumdayım.

Sayın Bakanım,

Zatialiniz , "Amerika'da insanlar erken kalkınca oluyor da, bizimkiler neden kalkmasın?" demişsiniz. Ne kadar da güzel demişsiniz... Amma velakin, ben 6 yıllık çalışma sürem boyunca henüz erken kalkan bir Amerika'lı göremedim. Şu andaki yöneticim erken kalkıyor, ama o da saat farkı nedeniyle dünyanın diğer tarafı ile vaktinde konuşabilmek için. Zaten evden çalıştığı için de trafikte 2-3 saat kaybetmiyor günde.

Kaldı ki, 2006 başlarında bana "Önce eşinle/sevgilinle beraber ol. (Afedersiniz) onunla seviş. Sonra git arkadaşlarınla, dostlarınla vakit geçir. Ondan sonra işe gel. İlk ikisinden mutlu olacağın için işyerinde güzel iş çıkartırsın, ve iyi para kazanırsın. Bu çarkın tekrar başına geldiğinde evine iyi para getireceğin için ailen mutlu olacaktır, sonra arkadaşlarınla daha fazla vakit geçirirsin ve işte daha da verimli olursun. Eğer bu çarkın bir yerini kırarsan, yani eşinle/sevgilinle vakit geçiremezsen, ailenle değerli vakit geçieremezsen ya da dostlarınla beraber olamazsan, işe sıkıntılı gelirsin ve bu da iş verimini düşüreceği için bir süre sonra işsiz kalmana neden olur" denmiştir. Ayrıca, Kanada'da yaşadığım 6 ay boyunca, çalıştığım şirket evden şirket ağına ulaşımımı 18'den sonra kesmeye başlamıştı bir ara, böylece iş yapmamı engellemiş ve kendime daha çok vakit ayırmamı sağlamışlardır.

Bu bahsettiğim iki ülke, özellikle Kanada, dünyada bireylerin gelir düzeyleri en yüksek olan ülkelerdendir. Bu sizde bir şans mıdır sayın bakanım? Yani sizin göz diktiğiniz zamanlarımıza yapılacak tecavüzden sonra ailem mutsuz olacaksa ben neden çalışıyorum sayın bakanım? Ben oğlumla sabah oynayamayacaksam neden çalışıyorum ben sayın bakanım? Ben robot muyum? Ben köle miyim?

Kaldı ki sabahın köründe başlatmak zorunda kalacağınız trafik derdi ile olabilecek kazalar ve toplu taşımadaki riskleri eminim ki düşünmüşsünüzdür, yoksa kameraların önünde öyle konuşmazdınız.

Tabii ki işin eğlenceli başka kısımları da var. Özellikle kamunun saat 7'de mesaiye başlayacak olması ve bankaların Cumartesi günü de çalışacak olması gibi. Bu konudaki yorumlarımı yazmama bile gerek yok.

Sayın Bakanım,

Ben yıllardır yurtdışında çalışıyorum. Son 6 ayda NASA'dan dünyadaki en büyük GSM operatörlerine, Türkiye'de ise son 3 yılda ise belirli başlı tüm kamu kurumlarına ve birçok iş yaptım. Bu işleri yaparken akşam oğlumla oynadım, arkadaşlarımla dostlarımla vakit geçirdim, ve en önemlisi bu vakitler hep kaliteli vakitlerdi. Oysa önerdiğiniz yeni sistemde benim tatilime, oğlumla geçireceğim zamana ve ailemle beraber olmak istediğim zamana göz dikmiş durumdasınız. Kimse, ama kimse, oğlumla geçireceğim vakte dokunmaya sakın ola kalkışmamalı sayın bakanım. Daha fazla çalışmak değil, daha az saatte daha çok verimi elde etme üzerine odaklanmamız gerekli iken, neden insanları erkenden ayırıyorsunuz birbirlerinden?

Saat 17:03 oldu sayın bakanım. İşimi bitirdiğim için birazdan ailemin yanına gideceğim ve oğlumla vakit geçireceğim eğer izniniz olursa.

Buraya kadar okuduğunuz için teşekkür ederim.

Saygılarımla,
Devrim Gündüz

Trackbacks

No Trackbacks

Comments

Display comments as Linear | Threaded

Aydın Demirel on :

Abi güzel yazmışsın ama pek umurlarında olduğunu sanmıyorum.. Çoğu şeyden memnun olan halkımız bunada ses çıkartmayacaktır.

metin on :

Haklısınız haklısınız haklısınız.
Ben öğretmenim işim öğretmek değil mi? Günde 6 saat çalışırım. Eğer inanın öğrencilere acımasalar 8 saat çalıştırırlar. Bir iş için 3-4 evrak tutarız. Öğretmenlik hafiftir katipliğide sıkıştırırız araya. Yaptığımız işi basit görürler. İşe yaramaz görürler, yük sayarlar. Sayımız biraz fazladır, yük olduğumuz doğrudur. Ama hep birden kimsenin üstüne bastığımız yok ki :-)
Velhasıl kimse kimseyi düşünür değil. Devlet bizi düşünmeyi hepten bıraktı cebini düşünüyor. O cebini dolduranın biz olduğunu unutarak. Dolmuşum biraz kendi bloğumda devam edeyim. Başınızı ağrıttıysam kusura bakmayın...

y0rk on :

Hangi hükümet gelirse gelsin muhalifim(irlandalı misali) bunu bir tespit edeyim. Hiçbir sağ partiye ,AKP ye de hiç oy vermedim.
Bence cumartesi günleri çalışma gününe katılmalı . işyerleri cumartesileri de çalışmalı,fikrimce her işçi için pazar+haftaiçi bir gün izin makuldur mesela. 5 gün mesaiden 6 gün mesaiye geçişteki farkıda yeni istihdam ile birleştirebilirse hükümet belkide işsizlige birazcık ket vurabilir. işgünündeki %20 artış %20 üretimi de arttırabilirse eğer belki gerçekten kalkınan bir ülke olabiliriz. Çalışmanın ülke kalkınmasının anahtarı oldugu bir gerçektir.
Hali hazırda bu ülke fabrikalarında çalışan büyük çogunluk gece vardiyalarında ,haftaiçi izin günlerinde ezilirken, beyaz yakalılar cumartesi/pazar izinlerinin ,9 gün bayram tatillerinin keyfini sürüyor ve alttakileri(onların çocuklarını,ailelerini) görmezden gelmekten rahatsızlık duymuyorlardı.(lafım kimseye degil). İşim geregi (yazılım) uykumda bile kod yazıyorum/düşünüyorum. Bir anlamda banada giren çıkan yok, 7/24 çalışıyorum zaten.
İnsanlar iş kanunu ne diyorsa o kadar çalışılmalı (memura 40 ,işçiye 45 saat) fazlasının da hakkını almalı. Bankalar biraz daha personel alabilir yada mesai farkını alarak çalıştırabilir(???) işçilerini, devlette yeni personel alabilir.
Haa zırt diye bir devrim gunduz daha bulamazlar iş yaptıracak ama bu devrim gibi bilgili/yeteneklilerin degerini arttırmaz mı?

Olaya daha fazla çalışacagız diye degil de, daha fazla istihdam olacak benim çalışma saatim aynı kalacak diye bakar ve cumartesi keyfimizi hafta içi bir günle degiştirmeyi kendimize kabul ettirebilirsek ülkemize büyük bir iyilik yapmış olacagımızı düşünüyorum.

Şahsen tanımasam da doğum sevincini bile yaşadıgım öp Güneş'i benim için. Beraber mutlu ve uzun bir hayat geçirmeniz dileklerimle,

Sevgiler...

ayhan on :

Bir yere kadar haklısınız.
insanların köleleştiği bir dünyada yaşıyoruz. Kölelik sisteminin teknolojisi değişti. Yüksek teknoloji kullanılıyor artık. Yalnız eleştirdiğim taraflar var onları söylemeden geçemeyeceğim. bu şekilde çalışmak için insanların beyinleri ile çalışması gerekiyor. Ve beyinlerinin içi kimsede olmayan bilgi ve fikirlerle dolu olmalıdır. Bizim ülkemizde maalesef tam tersi geçerli. Bizler üretmediğimiz için başkalarına satamıyoruz. Sadece başkalarının ürettiğini satarak aracılık yapıyoruz. Ve ortada gelir olmayınca birbirimizin üstüne basarak yükseliyoruz. Bu işlere "BAKAN" larda aynı şekilde bizleri pazarlamakla meşguller. Dolayısı ile bizler global dünyanın pazarı olmuşuz. Onlar üretsin biz yiyelim. Bu konuda yanlızda değiliz. Siesta ve fiesta yapan bazı mazlum ülkelerde bizimle aynı kaderi paylaşmaya başladılar. Yanlız olmadığıma bu nedenle seviniyorum. Bence bu işlerin çıkar yolu teknoloji belasından uzak durmak. Mesela cep telefonlarına gerek yok. Televizyonun en büyüğüne en güzeline gerek yok. Arabanın en irisine en kuvvetlisine gerek yok. Bunun gibi biçok şeye hiç gerek yok. Hepsinden kurtulduğumuz an bizlerde söylediğiniz gibi mutlu bireyler olacağız. O zamanda bu OBEZ kapital sahipleri ne yapacağını şaşıracak ve bizleri üzmemek için çaba sarf edeceklerdir.
Sevgi ve saygılarımla..

Add Comment

Enclosing asterisks marks text as bold (*word*), underscore are made via _word_.
Standard emoticons like :-) and ;-) are converted to images.
E-Mail addresses will not be displayed and will only be used for E-Mail notifications.

To prevent automated Bots from commentspamming, please enter the string you see in the image below in the appropriate input box. Your comment will only be submitted if the strings match. Please ensure that your browser supports and accepts cookies, or your comment cannot be verified correctly.
CAPTCHA


To prevent automated Bots from commentspamming, please enter the string you see in the image below in the appropriate input box. Your comment will only be submitted if the strings match. Please ensure that your browser supports and accepts cookies, or your comment cannot be verified correctly.
CAPTCHA

Form options