1988, 1993, (2009) ve 2010
1988'in sonbaharı idi sanırım. 12 yaşımı bitireli çok olmamıştı. Iron Maiden'ın ilk albümünü ilk kez o sene dinlemiştim. Birkaç gün arayla da Metallica'nın ...and Justice for All albümünü almıştım. Üstten açılmalı bir kasetçalarım vardı. Çevirir çevirir, dinlerdim. Aileme zorla One dinlettiğim bir Cumartesi sabahını ise hiç unutamıyorum

1993'de üniversite sınavına yakın zamanlardı. Blue Jean Metallica bileti veriyordu. Çekilişte bana da bilet çıkmıştı! Önce üniversite sınavına konsantre olmam gerekiyordu tabii. Sonra hayatımda (1 yaşından sonra) ilk kez gideceğim İstanbul için plan yapmam
Ailem sınav hediyesi olarak tüm masrafları karşıladılar. Okuldan kalabalık sayılabilecek bir grup ile birlikte üniversite sınavından birkaç gün sonra İstanbul'a yola çıktık. Benim için tek "sorun" vardı: Çıkan bilet tribün biletiydi, ama ben saha içi istiyordum. Şansım yaver gitti. Daha pahalı olan tribün biletini satıp bir saha içi bileti aldım. İlk Metallica konseri için herşey tamamdı. Artık onlara yakın olabilecektim.
Şu anda tam anımsamıyorum, ama sanıyorum geceden İnönü Stadı'nın kapısının önünde beklemeye başladık. Üzerimde bir Nike t-shirt vardı. 25 Haziran 1993'deki konsere girerken beyazdı t-shirt. Öğlen saatlerinde girdik içeriye. 2. sırada yerimizi aldık -- ama bir sorun vardı: Su! Su yok, hava sıcak... Vakit geçmek bilmedi. Ön gruplardan sonra hava kararırken Metallica çıktı sahneye. Konserin nasıl başladığını ve nasıl bittiğini anlamamıştım. Rüya gibiydi. 2 saatten
fazla dibimizde en hızlı parçalarını çaldılar ve biz kendimizden geçtik... E tabi susuzluğun da bunda etkisi vardı. Son saat içinde hortumla üzerimize su tuttular da azıcık ıslatmıştık dilimizi
Beyaz t-shirtüm siyahtı artık.
Uçarak kaldığımız misafirhaneye, sonra da İzmir'ime döndük.
ODTÜ'de Hazy Hill ile kulağımı (gerçekten) sağır ettim, 1995'de ODTÜ Fizik'de Rock Night partisinde DJ'lik yaparak eğlendik. Bir sürü yere gittik geldik...
Yıllar geçti. Metallica arada bir kez daha geldi, ama ben de protesto eden tayfanın içindeydim. Sonra aralarda bir sürü konser oldu, ama şu ve bu nedenlerle çoğuna katılamadım. En çok üzüldüğüm de Iron Maiden
konseridir...
2009'da Metallica'nın gelişini işte bu duygular içinde heyecanla takip ettim. Sahne önüne biletlerimizi aldık ve Down ile azıp Metallica ile doruğa çıktık. Aradan 16 yıl geçmişti (Ohh...), ama bendeki heyecan aynen devam ediyordu.
2 ay kadar önce Burcu (Altın) bana Sonisphere festivalinden bahsedince işte üstte yazdıklarımın birkaç kat uzun hali geldi aklıma. İlk anda insanın inanası gelmedi -- Metallica, Manowar, Slayer, Anthrax, Rammstein, Heaven and Hell ve diğerleri... İnanılacak gibi de değil, şaka gibiydi...
...ve sonunda Perşembe günü duyurdular konseri resmi olarak. Cuma günü de biletler çıktı.
25 Haziran 1993 konserinden tam 17 yıl, evet 17 yıl sonra yine 25 Haziran'da yine İnönü Stadyumu... Şaka gibi!
Dün gece kombine sahne önü biletimi aldım. 33.5 yaşındayım. 21 yıldır dinlediğim gruplar birkaç metre önümde olacaklar. 3 gün boyunca rüyalarım gerçek olacak. "South of Heaven" ile pogo yapıp "Friggin' in the Riggin'" ile azıp "Master of Puppets" ile haykırıp "Hangar 18" ile dünya değiştirip "Mann Gegen Mann" ile uçacağız.
Şimdiden t-shirtlerimi hazırladım. Pazar gecesi eve döndüğümde büyük olasılıkla yüzümdeki aptalca gülümseme yüzünden uyuyamayacağım.
Umarım hepsi için bir 21 yıl daha beklemeyiz...
Orada görüşmek üzere!

Şu anda tam anımsamıyorum, ama sanıyorum geceden İnönü Stadı'nın kapısının önünde beklemeye başladık. Üzerimde bir Nike t-shirt vardı. 25 Haziran 1993'deki konsere girerken beyazdı t-shirt. Öğlen saatlerinde girdik içeriye. 2. sırada yerimizi aldık -- ama bir sorun vardı: Su! Su yok, hava sıcak... Vakit geçmek bilmedi. Ön gruplardan sonra hava kararırken Metallica çıktı sahneye. Konserin nasıl başladığını ve nasıl bittiğini anlamamıştım. Rüya gibiydi. 2 saatten
fazla dibimizde en hızlı parçalarını çaldılar ve biz kendimizden geçtik... E tabi susuzluğun da bunda etkisi vardı. Son saat içinde hortumla üzerimize su tuttular da azıcık ıslatmıştık dilimizi

Beyaz t-shirtüm siyahtı artık.
Uçarak kaldığımız misafirhaneye, sonra da İzmir'ime döndük.
ODTÜ'de Hazy Hill ile kulağımı (gerçekten) sağır ettim, 1995'de ODTÜ Fizik'de Rock Night partisinde DJ'lik yaparak eğlendik. Bir sürü yere gittik geldik...
Yıllar geçti. Metallica arada bir kez daha geldi, ama ben de protesto eden tayfanın içindeydim. Sonra aralarda bir sürü konser oldu, ama şu ve bu nedenlerle çoğuna katılamadım. En çok üzüldüğüm de Iron Maiden
konseridir...
2009'da Metallica'nın gelişini işte bu duygular içinde heyecanla takip ettim. Sahne önüne biletlerimizi aldık ve Down ile azıp Metallica ile doruğa çıktık. Aradan 16 yıl geçmişti (Ohh...), ama bendeki heyecan aynen devam ediyordu.
2 ay kadar önce Burcu (Altın) bana Sonisphere festivalinden bahsedince işte üstte yazdıklarımın birkaç kat uzun hali geldi aklıma. İlk anda insanın inanası gelmedi -- Metallica, Manowar, Slayer, Anthrax, Rammstein, Heaven and Hell ve diğerleri... İnanılacak gibi de değil, şaka gibiydi...
...ve sonunda Perşembe günü duyurdular konseri resmi olarak. Cuma günü de biletler çıktı.
25 Haziran 1993 konserinden tam 17 yıl, evet 17 yıl sonra yine 25 Haziran'da yine İnönü Stadyumu... Şaka gibi!
Dün gece kombine sahne önü biletimi aldım. 33.5 yaşındayım. 21 yıldır dinlediğim gruplar birkaç metre önümde olacaklar. 3 gün boyunca rüyalarım gerçek olacak. "South of Heaven" ile pogo yapıp "Friggin' in the Riggin'" ile azıp "Master of Puppets" ile haykırıp "Hangar 18" ile dünya değiştirip "Mann Gegen Mann" ile uçacağız.
Şimdiden t-shirtlerimi hazırladım. Pazar gecesi eve döndüğümde büyük olasılıkla yüzümdeki aptalca gülümseme yüzünden uyuyamayacağım.
Umarım hepsi için bir 21 yıl daha beklemeyiz...
Orada görüşmek üzere!
Comments
Display comments as Linear | Threaded